En eski uygarliklari koynunda beslemis olan cömert Akdeniz'in günesli ve büyüleyici kiyilarinda basibos bir yasamin siiriyle dolu bu yapit, Istrati'nin kitaplari içinde en çok sevilmis olanidir denilse yeri var. Romanya'dan baslayarak, Istanbul'a ugradiktan sonra, Iskenderiye, Kahire, Beyrut ve Suriye'nin pitoresk havasinda geçen türlü serüvenlerin ugultusu içinde insanlik sevgisiyle dolu issiz sayfalar... Burada rastlantinin karsisina çikardigi yeni bir dostun yaninda Adriyen'i biraz daha taniyacak ve seveceksiniz. Yazar Hakkinda; Panait Istrati, (10 Agustos 1884 - 18 Nisan 1935) Romen yazar. Balkanlarin Maksim Gorki'si olarak anilir. Romanya'nin bir liman kenti olan Ibrail'de dogan yazar, gençligini, aralarinda Istanbul'un da oldugu pek çok Osmanli kentinde geçirdi. Babasi Yunandir. Misir'i, Lübnan'i, Suriye'yi gezdi. Bu dönemde, buldugu bir sözlük sayesinde Fransizca ögrendi. 1921 yilinda, Fransa'nin Nice kentine giderken, yalnizligi dolayisiyla ihtihar girisiminde bulundu. O sirada üzerinde Romain Rolland'a yazilmis fakat henüz göndermemis oldugu bir mektup bulunuyordu. Ilk romani Kira Kiralina (Yasar Nabi Nayir tarafindan Türkçeye çevrilmistir) 1923 yilinda Romain Rolland'in yazdigi önsözüyle birlikte basilmistir. Panait Istrati tüm eserlerini anadili olan Rumence degil, Fransizca olarak yazmistir. Türkçeye de çevrilmis önemli eserleri arasinda, Arkadas (Mihail), Akdeniz, Sokak Kizi (Nerantsula), Angel Dayi, Kodin, Baragan'in Devedikenleri, Usak ve Sünger Avcilari gelir. Gençlik yillarinda devrimci hareketlerin etkisine kapilmis olan Istrati, 1929'da Komünist Partinin daveti üzerine Sovyetler Birligi'ni gezdikten sonra umutsuzluga kapilmis ve politik mücadelenin dünyada bir seyleri degistirmek için yetersiz oldugu fikrini edinmistir. Pek çok romaninda da politikadan, politik mücadeleden çok insani insan yapan degerler üzerinde durmasi bu yüzdendir. Panait Istrati romanlarinin çogunda yaptigi yolculuklari anlatir. Fakat gezdigi ülkeler degil, tanidigi insanlar ön plandadir. Istrati'nin eserlerinde gerçek bir insan sevgisi hissedilir. Bu karsiliksiz ve kosulsuz sevginin hikâyesindeki kahramanlarin basina getirdigi belalar kadar, onlara yaptigi katki da nesnel bir biçimde anlatilir. Panait Istrati'nin saheseri olarak Arkadas (Mihail) adli kitabi gösterilebilir. Bu kitapta, Panait Istrati'nin pek çok baska romanindaki baskahramani da olan Adrian Zografi ile Mihail'in arkadasligi anlatilir. Bu arkadaslik, ideal bir sevgi görüsünü simgelemek için kullanilmistir. Istrati birçok baska eserinde de arkadaslik temasini kullanmistir. Hatta bu eserlerin çogunda büyük, efsanevi asklar bile arkadasliklar ugruna feda edilmislerdir.